Uyku Tulumu

Her şeye geç kalmışlığımız, kendi ellerimizle yok edişimiz var. Bunu "kendimi yaktığım ateşi de kendim yaktım" diye tasvir ediyorum.  Bir fotoğraf, bir yazı ve çok kısacık ömürde hüzne kâfi anlar ile kalıveriyoruz ziyadesiyle burun sızlatan. Aşk iki gönlün hasretli sırrıdır'a istinaden edilmiş tanıdığım en şiir erkeksin kelamının altında gizli tüm özlemim. Gönülleriyle sevenlerin hareketleri kısıtlanmaz tüm kilometrelere, tüm kış soğukları kalplere rağmen yüreğimden çekiyorum kokunu ciğerlerime, bir gün adını unutsam da kokunu asla unutmam der gibi. Artık geceleri, mendilimde kan sesleri dinlerken gün doğuyor sesin bana çok uzak. Romantik değilim ama gerçeğim. Çok sevememiş veyahut güzel sevememiş olabilirim, bir çocuk gibi masumane saf sevdim ona kefilim. Vakit ardına kalmadan sev. Noksanlarımla ürkek kedi yavrusu severmişcesine narin ve sessizce yaklaşıp birden sev, sevelim. Keşke bambaşka bir şekilde çok başka denk düşseydi birbirimize kalplerimiz. Ve keşke senin gözünden çekilmiş bir fotoğrafım olsaydı. Belki o zaman bu hasret daha yaşanabilir mutluluğa daim olurdu. Tüm özlemine rağmen bir gün, yanımdaydın kokun vardı. Gözlerimin içine baktın yürüdün benimle. Düşecekmişim gibi tuttun, sıkı sıkı sarıldın çok hissettim. Göz kapaklarım kapandı, açıldığında meğer her şey bi' rüyaydı. Şarabı şişeden, aşkı gözlerinden seviyorum. Eğer biraz uzak saydıysan kendini ve unuttuysan esas gayeni, buradayım tamda bıraktığın dizelerin yanı başında diz çökmüş halde Cengiz Kurtoğlu'nun ses verdiği gibi "resmini öptüm de yattım". Okuduğun kitaba dayanıyorum bir de uyku tulumlarında bıraktığın kokuna, aklım çıkıyor bitecek, gidecek diye. O telefon görüşmesinin son olacağını bilseydim kapanmasın isterdim, sesinin her tınısını içime ilelebet kazıyabilmek için... Bu vakit sana sarılabilmek için sahip olduğum her şeyden vazgeçerdim. Ve aşk, en güzel, en anlamlı kusuruymuş hayatın. Kusurlarımla kalbindeyim. Senin tam orta yerinde. Zahmet etmesin yıldızlar, dileğim oldu zaten iki kıta, yedi tepe tüm İstanbul biliyor. Kulağıma çalınan o ezginin eşiğinde uyku tulumlarına sarınıp ta uzak yollardan, seni öpmeden ölürsem şehrimin yağmurları adına kazınır'a kadar... Yağmurları dinmez oldu.

Ya da her şeyi boşver, yeniden tanışalım mı... 

fonda: hayatımdan - seni hatırlatan her şey

--

Üsküdar